Sınav Kaygısıyla Nasıl Başa Çıkılır? Uzmandan Kritik Uyarılar
YKS ve LGS öncesi çocuklarda artan sınav kaygısı için uzmanlar uyarıyor: Ailelerin tutumu başarının anahtarı olabilir. İşte öneriler...

Ailelerin Tutumu Başarıyı Etkiliyor
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Koray Karabekiroğlu, yaklaşan sınav döneminin öğrenciler üzerindeki psikolojik yüküne dikkat çekti. Karabekiroğlu'na göre sınavı sık sık hatırlatmak, öğrencilerin kaygı düzeyini artırıyor ve bu durum dikkat dağınıklığına neden olabiliyor.
“Sakin bir tutum, az konuşmak ve evdeki düzeni korumak en doğru yaklaşımdır.”
Kaygıyı Azaltmanın Yolları
Sınav dönemine girerken şu tavsiyeler öne çıkıyor:
-
Sınav hakkında gereksiz konuşmalardan kaçının.
-
Konuşmak gerekirse öğüt vermeden, sadece ne hissettiğini sorun.
-
Uyku, yemek ve ders çalışma düzenini bozmayın.
-
Ev ortamını sessiz ve dikkat dağıtmayacak şekilde tutun.
Kıyaslamalardan Uzak Durun
“Arkadaşın kaç net yaptı?”, “Böyle giderse kazanamazsın” gibi ifadeler, çocukların motivasyonunu kırıyor. Prof. Dr. Karabekiroğlu, başarıya giden yolda kıyaslama yerine emeğin vurgulanması gerektiğini vurguluyor.
“Destekleyici ve anlayışlı bir aile ortamı, çocuğun özgüvenini artırır ve sınav başarısını olumlu etkiler.”
Tercih Sürecinde Ailelere Düşen Rol
Sınav sonrası yapılacak tercihlerde ise çocukların kendi kararlarını verebilmesi kritik. Aileler yönlendirici değil, destekleyici olmalı.
-
Çocuğun meslek seçiminde kendi ilgi alanlarına yönelmesine izin verin.
-
Tek bir alan yerine uzun vadeli hedefler belirlemesini teşvik edin.
-
Gürültülü ve kaotik ortamlardan kaçının, sınav sonrasına kadar bazı planları erteleyin.
Uzman Desteği Gerektiren Durumlar
Yoğun kaygı yaşayan öğrenciler için profesyonel destek gerekebilir. Ailelerin bu konuda duyarlı davranması, hem çocuğun hem de ailenin süreci daha sağlıklı atlatmasını sağlar.
Sınav başarısı sadece akademik hazırlıkla değil, duygusal destekle de şekillenir. Ailelerin tutumu, çocukların kaygı düzeyini doğrudan etkileyebilir. Bu süreçte destekleyici olmak kadar, geri planda kalmayı bilmek de önemlidir. Siz de bu konuda ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorum kısmında paylaşın!